Kötü anime karakterleri genellikle bizi animeye bağlayan karakterlerdir. Bazen ruhsuz caniler, bazense de karizmatik ve asil kişilerdir. Bu adamlar çoğu zaman yaptıklarıyla bizi ekranlara kitlemiş, kendilerine hayran bırakmışlardır. Neresinden bakarsanız bakın, kötü anime karakterleri animenin kalitesini belirleyen en önemli unsurlardan biri olmaya devam edecek. Biz de, bugün, sizinle en iyi yazılmış 10 kötü anime karakterine yakından bakacağız. İyi okumalar.
10. Makima
Listemizin 10-cu sırasında yeni nesil animelerden, Chainsaw Man’den Makima var. Makima karizmatik görünüşüyle diğerleri üzerinde muazzam bir etki bırakıyor. Yıllarca kamu servisi çalışanı olmasına rağmen, kendisi oradikler için bir gizem olmaya devam ediyor.
Kötü anime karakterleri arasında manipülatörler en tehlikeli ve havalı olanlardır. Makima karizması sayesinde seride önemli bir konuma gelmeyi başarmıştı. Bu da planlarını hayata geçirmek için ona inanılmaz bir zemin yarattı. Makima sadece en iyi yazılmış anime kötü anime karakterlerinden biri değil, aynı zamanda kesinlikle animenin kadın karakterlerinden biri.
9. Garou
“Kahraman Avcısı” olarakta bilinen Garou One Punch Man serisinde en kilit karakterlerden birisi. Kahraman Bang’in eski bir öğrencisi olan Garou, tatsız bir çocukluğa sahip. Sırf kötülerin de haklı bir nedeni olduğunu savunduğu için sınıf arkadaşları tarafından zorbalığa uğradı.
Bu travma yıllar sonra kritik sonuçlara yol açtı. Yıllar sonra, Garou Kahramanlar Derneği’ne karşı çıkıp onlarca kahramanı öldürdü. Ne yazık ki anime, mangada iyi işlenmiş olan karakter dizisine dalmadan bitiyor. Manga da ise Garou’nun karakterini son noktasına kadar tanıklık ediyoruz. Gerek kendisiyle yaşadığı iç çatışma, gerekse de ustasıyla olan ilişkisi olsun, Garou tam anlamıyla en iyi kötü anime karakterlerinden biri.
8. Pain
Sırada Naruto serisinden Pain, diğer adıyla Nagato var. Naruto serisinin tartışmasız en iyi arcının ana kötüsü olan Pain, trajik bir geçmişe ve karmaşık bir ideolojiye sahiptir. O, bir savaşın ortasında büyürken dünyanın acımasız gerçekliğini küçük yaşlarından öğrenir.
Onun eylemleri basit bir intikam eyleminin ötesindeydi; insanların onun gençliğinde yaşadıklarını öğrenmesini ve yaşamasını istiyordu. Basitce, “Acıyı anlamak için, o acıyı yaşamalısın” ideolojisine sahipti. Genel olarak büyük bir vizyona sahipti: Dünyadan savaşı silmek.
7. Reiner Braun
Listedeki bir sonraki isim Attack on Titan’dan Reiner Braun. Kendisi ikili kişiliğe sahip olan az sayıdaki anime karakterlerinden biridir. Başlangıçta Kahramanımız Eren Yeager’ın yanındaydı. Fakat hikaye ilerledikçe Reiner’ın gerçek kimliğini ve amacı gün yüzüne çıktı.
İronik olansa, Reiner’in gerçek kimliği kendisine bile bir muammaydı. Amacı Paradise adasında şeytanları yok etmek olan bir savaşçı mıydı, yoksa Keşif Birliği’nin bir üyesi miydi? Sadakat, suçluluk ve eylemlerinin yüküyle mücadelesi onu ilgi çekici ve çok boyutlu bir kötü adam haline getiriyor.
6. Dio Brando
Listenin 6. sırasında Dio Brando var. O, güce ve ölümsüzlüğe susamış kurnaz ve manipülatif bir kötü karakter. Taş Maskenin bahşettiği vampir güçlerindeki ustalığı sayesinde Dio, alt etmesi oldukça zorlu bir düşman haline gelir.
Dio’nun etkisi serinin birçok bölümünü kapsıyor ve Joestar soyunda kalıcı bir etki bırakıyor. Olağanüstü kişiliği, unutulmaz sloganları ve kendine özgü karizması onu ikonik bir kötü adam haline getiriyor ve Joestar’larla devam eden rekabeti, animenin destansı savaşlarına ekstra bir heyecan ve gerilim katmanı ekliyor.
5. Meruem
Meruem, belki de kendisi dünyaya en büyük tehdit olacaktı, tabii eğer yaşasaydı. Başlangıçta acımasız, ruhsuz bir kraldı, ama hikaye ilerledikçe duygular edindi ve bir karakter olarak “evrim geçirdi”.
Meruem’in kişisel farkındalığa, empatiye ve anlam arayışına yönelik yolculuğu, onu anime dünyasının en ilgi çekici ve karmaşık kötü adamlarından biri haline getiriyor. İşin sonunda, Meruem sadece 40 günlük bir canlıydı, belki de bu yüzden kendisi hayatını sonuna kadar yaşayan nadide karakterlerden birisi.
4. Sosuke Aizen
Sırada, belki de tarihin en ikonik kötü anime karakteri olan Sosuke Aizen var. Aizen Gotei 13’ün eski bir kaptanı olarak, Soul Society üzerinde tanrısal bir güç ve hakimiyet elde etmek için perde arkasındaki olayları yönetir. Her şey de planladığı gidiyor, sıfır hata payı.
Aizen’in sakin tavrı, manipülatif zekası ve karşı konulamaz gücü onu tüyler ürpertici ve unutulmaz bir kötü anime karakterlerinden biri haline haline getiriyor.
3. Donquixote Doflamingo
Listede bir sonraki sırada One Piece’in karizmatik ve sadist kötü adamı ‘Göksel Şeytan’ var. Doflamingo’nun büyük planları, kontrole olan açgözlülüğü ve karanlık karizması onu ilgi çekici ve unutulmaz bir kötü adam haline getiriyor.
Çocukluğunda yaşamış olduğu travmalar, onu insanlardan nefret ettirecek hale getirdi. Hakimiyet ve güce olan sonsuz susuzluğuyla Doflamingo, şüphesiz One Piece’in en iyi kötü adamı olarak duruyor. Gerek yaptığı inanılmaz konuşmalar olsun, gerekse de ekrana her çıktığında tüylerimiz diken diken etmesi olsun, Doflamingo One Piece-de gelmiş-geçmiş en iyi kötü anime karakteridir.
2. Askeladd
2. sırada ise acımasız bir Viking paralı asker liderimiz var. Askeladd’ın eylemleri genellikle kişisel çıkar, hayatta kalma içgüdüsü ve gizli bir onur kuralının karışımı tarafından yönlendirilir. Bu onun karakterine derinlik ve öngörülemezlik katıyor.
Üstelik karakter gelişimi dizi boyunca son derece iyi işlenmiş. Dizi onun geçmişini ve iç mücadelelerini inceleyerek izleyicilerin onun yolculuğuyla empati kurmasına olanak tanıyor. Diğer karakterlerle, özellikle de Thorfinn’le olan ilişkisi, karakterine derinlik katıyor. Vinland Saga’nın en iyi seinen mangalardan biri olmasına şaşmamalı.
1. Johan Liebert
Listemizin başında insan psikolojisi konusunda usta olan, Monster‘dan Johan Liebert yer alıyor. Tüyler ürpertici karizması, manipülatif taktikleri ve gizemli kökenleri, izleyiciyi büyüleyen bir gizem havası yaratıyor.
Johan’ın karakterinin dehası insan ruhunun ve bizzat kötülük kavramının araştırılmasında yatıyor. Johan’ın başkalarını manipüle etme ve çoğu zaman onları ağza alınmayacak eylemlerde bulunmaya yöneltme yeteneği, insan doğasına dair anlayışını ortaya koyuyor.
Adınız varlığınızın kanıtıdır. Her ne kadar Johan’ın eylemleri aracılığıyla iletmek istediği temel mesajlar, unsurlar olsa da iş ne yazık ki o kadar basit değil. Johan’ın karakterinin derinlemesine analizini yapmak istiyorsanız buna göz atmalısınız .
Bu makaleyi beğendiyseniz bunu da beğenebilirsiniz: